Küresel ticaret dinamikleri yeniden şekilleniyor. Tedarik zinciri politikalarında yaşanan dönüşüm, Türkiye’nin güçlü üretim kabiliyeti ve stratejik konumuyla birleşerek özellikle otomotiv yan sanayi, yedek parça ve aksesuar sektörlerinde Türk ihracatçılar için yeni bir fırsat dönemine işaret ediyor.
17 Nisan 2025 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilen sektör odaklı etkinlikte, bu fırsatlar masaya yatırıldı. T.C. Ticaret Bakanlığı, E-ihracat Genel Müdürlüğü destekleriyle, Türkiye’nin öncü lojistik firması Horoz Lojistikve global pazaryerleri entegrasyonu alanında uzman e-Tradeport iş birliğiyle düzenlenen buluşmada; entegre e-ihracat stratejileri, lojistik çözümleri ve dijital pazaryerlerine erişim modelleri tüm boyutlarıyla ele alındı. Etkinlik, sektörün önde gelen profesyonellerinin geniş katılımıyla gerçekleşti ve dijitalleşmenin Türkiye’nin ihracat potansiyeli üzerindeki dönüştürücü etkisini ortaya koydu.
Türkiye, otomotiv endüstrisinde elde ettiği ihracat başarılarıyla küresel pazarlardaki rekabet gücünü artırmaya devam ediyor. 2024 verilerine göre, otomotiv yan sanayi ihracatı %20’ye yakın büyüme göstererek 15 milyar dolara yaklaştı. Bu artış, üreticilerin yalnızca geleneksel kanallarda değil, dijital pazaryerleri üzerinden de dünya çapında erişim sağlaması gerektiğini net biçimde ortaya koyuyor. Bu ivme, Türkiye’nin küresel pazarlarda artan etkinliğinin ve e-ihracat yoluyla yeni fırsatları değerlendirme kabiliyetinin altını çiziyor.
Ticaret Bakanlığı’ndan Dijital Dönüşüme Destek
T.C. Ticaret Bakanlığı, E-ihracat Genel Müdürlüğü E-İhracat, Dijital Pazarlama, Davranışsal Kamu Politikaları ve Yeni Nesil Teknolojiler Daire Başkanı Hasan Önal, e-ticaretin küresel düzeydeki yükselişine dikkat çekti:
“Bugün dünya ekonomisi 105 trilyon dolara ulaşmış durumda. Bunun yaklaşık 32 trilyon doları perakende ticaret. Ancak asıl çarpıcı büyüme e-ticaret alanında yaşanıyor. Pandemi öncesinde 3 trilyon dolar seviyesinde olan küresel e-ticaret hacmi kısa sürede 6,3 trilyon dolara ulaştı. Bu büyümeyi geleneksel perakende sektöründe görmek mümkün değil. Ticaret savaşları, dijital savaşlara evriliyor. Ülkelerin kendini doğru konumlandırması gerekiyor. Artık müşteriye; istediği kalite, çeşitlilik ve fiyat aralığında ulaşabilmek, küresel pazarda fark yaratan temel unsur haline geldi.
Dijital dönüşümün pasif izlenemeyecek kadar hızlı geliştiğini vurgulayan Önal, sözlerini şu ifadelerle tamamladı: “Dünya dönüşüyor. Bu dönüşümün önemli bir kısmı da dijitalleşme üzerinden gerçekleşiyor. Sadece izleyerek bu yarışta kalmamız mümkün değil. Bugün teknolojiyi izleyenler değil, içselleştirip harekete geçenler fark yaratıyor. Dönüşüm sürecinde cesaretle adım atanlar, sadece bugünü değil geleceği de şekillendiriyor. Bu yolculukta Türkiye’yi ileriye taşıyacak olanlar, kararlılıkla koşanlar olacak.”
Lojistik Altyapı: E-İhracatın Belkemiği
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Horoz Lojistik İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Gürkan Gürbüz, lojistiğin küresel pazarlardaki başarıda oynadığı kritik role dikkat çekti:
“Online ticaretin büyümesi artık geçici bir eğilim değil, kalıcı bir küresel dönüşüm. Türkiye gibi güçlü üretim altyapısına sahip bir ülkenin bu büyümeden daha fazla pay alması ertelenemez bir önceliğe dönüşmüş durumda.
Bugün ihracatçılarımızı yalnızca yurtdışına taşımak değil, onları küresel pazarda anlamlı ve sürdürülebilir bir yere yerleştirmek zorundayız. Ticaret savaşlarının gölgesinde dünya ticareti yeniden şekillenirken, bizim önceliğimiz üretim gücümüzü doğru dijital platformlarla görünür hale getirmek olmalı.”
Gürbüz, sundukları hizmetin sadece lojistik destekle sınırlı olmadığını vurgulayarak sözlerine devam ederken; “Horoz Lojistik olarak iş ortaklarımıza uçtan uca bir hizmet modeli sunuyoruz. Bu süreci yalnızca operasyonel değil, stratejik bir vizyonla da destekliyoruz. Üreticilerimizin global pazarda yalnızca varlık göstermesinin ötesinde rekabet gücü yüksek, sürdürülebilir bir şekilde büyümesini sağlamak en temel önceliğimiz. E-ihracat modeline uygun geniş hizmet alanları oluşturmadan bu süreçlerin kolaylaşmadığını biliyoruz. Bu nedenle lojistik kabiliyetlerimizi sürekli geliştiriyor, otomotiv başta olmak üzere farklı sektörlerdeki ihracatçılarımızla daha fazla başarı hikâyesi yazmayı hedefliyoruz. Bu vizyonla, başta Avrupa ve Amerika olmak üzere farklı coğrafyalardaki ticaret ihtiyaçlarına özel olarak şekillendirdiğimiz dağıtım ağımızla global ölçekte hizmet sunuyoruz.
Ticaret Bakanlığı’nın destekleriyle geliştirdiğimiz yurt dışı lojistik dağıtım ağı sayesinde Avrupa’nın %80’ine 24 saatte teslimat gerçekleştirebiliyor; yakında Hollanda, Romanya ve Polonya’daki yeni merkezlerimizle bu ağı daha da genişletiyoruz. ABD genelinde ise dört ayrı depo lokasyonumuzla operasyonlarımızı sürdürürken, pazara ve müşteriye özel ihtiyaçlara göre altyapımızı esnek biçimde büyütebiliyoruz.
Günün değil, geleceğin ticaret sistemlerini kuran yapılar kazanacak. Biz de firmalarımızı sadece taşıyan değil, küresel ölçekte rekabet gücü kazandıran sistemlerle buluşturuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Üretimden Küresel Pazara: E-İhracat Gerçeği
Etkinlikte ele alınan bir diğer başlık da üreticilerin dijital pazaryerlerine entegre olurken karşılaştığı stratejik ve operasyonel ihtiyaçlardı. Türkiye’de teknik altyapısı güçlü olan birçok üretici; mağaza yönetimi, ürün-pazar uyumu ve müşteri ilişkileri gibi alanlarda desteğe ihtiyaç duyuyor.
e-Tradeport Genel Müdürü Erkan Yozkat, bu ihtiyaçlara şöyle değindi:
“Türkiye’deki üreticiler teknik açıdan güçlü; ancak e-ihracatta başarı yalnızca kaliteli ürünle değil, doğru strateji ve operasyonel uzmanlıkla mümkün. eBay, Amazon, Walmart, Alibaba gibi global platformlara açılmak isteyen firmalara; ürün konumlandırmadan lojistik entegrasyona kadar tüm süreci tek elden yönetebilecek altyapı sunuyoruz. Bu sistemlere dışarıdan erişmek birçok firma için maliyetli ve karmaşık olabiliyor. Biz, bu yükü alarak firmaların rekabet gücünü artıran stratejik bir yol arkadaşı oluyoruz.”
Yozkat ayrıca “Dijital Pazaryerleri Entegrasyon Modeliyle 190 Ülkeye Satış” başlıklı sunumunda şunları aktardı: “190’dan fazla ülkeye erişim sağlayan dijital pazaryerleri ve milyonlarca aktif kullanıcı Türk firmaları için büyük bir potansiyel sunuyor. Geliştirdiğimiz entegrasyon altyapısıyla firmalarımızı bu platformlarda daha görünür, erişilebilir ve rekabetçi hale getiriyoruz. Bu model, özellikle otomotiv yedek parça sektöründeki üreticilerimizin küresel ölçekte marka ve satış gücünü artırıyor.”
Yarını Planlayanlar, Bugünü Şekillendiriyor
Etkinlik süresince Ticaret Bakanlığı yetkilileri ve sektör temsilcileri ihracatçılarla doğrudan temas kurarak; teşvikler, yurt dışı depo yatırımları ve dijital pazaryeri kampanya yönetimi gibi konularda bilgi paylaştı.
Programda vurgulanan ana tema ise, sürdürülebilir ihracatın dijitalleşme ve stratejik iş birlikleriyle mümkün olduğu yönündeydi. Türkiye’nin lojistik kabiliyeti ve stratejik coğrafi konumu, e-ihracat süreçlerinin gelişmesine ve küresel pazarlara daha güçlü açılımlar yapılmasına olanak tanıyor. Bu potansiyelin somut çözümlere dönüşmesinde Horoz Lojistik ve e-Tradeport önemli bir rol üstlenmekte. Büyük üreticilerden KOBİ’lere uzanan geniş bir yelpazeye sundukları entegre hizmet modeli sayesinde, firmaların küresel pazarlardaki varlığı güçlenirken rekabet kabiliyeti de artıyor.
“Otomotiv ve Yedek Parça Sektöründe Yeni Fırsatlar” başlıklı bu buluşmanın, İstanbul’un ardından farklı illerde de devam etmesi planlanıyor. Bu seri, yalnızca firmaları ihracata hazırlamakla kalmıyor; aynı zamanda Türkiye’nin e-ihracat ölçeğini büyütme hedefinde stratejik bir rol oynuyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı